Bir kitapta okumuştum. Norveç'te sadece iki mevsim olduğundan bahsediyordu; beyaz kış ve yeşil kış. Başlarda kendimi "Burada mevsimler Türkiye'ye göre biraz daha soğuk geçiyor" diye avutuyordum ama 3. kışımın başlandıgıcında "beyaz kış- yeşil kış" kavramları buradaki mevsimleri ifade edebilmek açısından mantıklı gelmeye başladı. Bu senenin ilk karı kurban bayramının ilk günü 25 Ekim'de yağdı. O günden beri de havalar bayağı bir soğuk; kış geldi diyeceğim ama burada neredeyse 12 ay (yoo hiç abartmıyorum) montla yaşadığımız için kış ne zaman gitmişti onu çok kestiremiyorum...
Temmuz ayında Ankarada 47 dereceyi gördükten sonraki dediğim bütün o "Aman soğuk daha iyi, hiç olmazsa giyiniyoruz sıcak bir yer buluyoruz oturuyoruz, buna çare yok" laflarımın hepsini geri alıyorum çok sıcak da çok soğuk da iyi değil. İnsanoğlu 10-30 derece arasında yaşamalı:)
Böylelikle 0 ın altında gösteren derecelerden, kıpkırmızı olan ellerimden ve koşarcasına hızlı yürümelerimden de kolayca anlaşılacağı üzere beyaz kış geldi, hoş geldi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder