24 Mart 2015 Salı

Avokado testi


Avokado Çekirdeğinden Avokado Ağacı Yetiştirme ve Avokado Çekirdeği Mucizesi Testi - Birinci Bölüm

Blogun konuk yazari olarak uzun bir kendini hazir hissedememe dönemi geçirdikten sonra nihayet ilk yazımı hazırladım. Eşimin de yıllar önce tahmin ettiği gibi çok farklı bir konu ile başladım yazmaya. 

Avokado hayatımıza geçen yıl değişik meksika yemekleri denerken girdi ve daha sonra kahvaltıda yenebilen ve çok lezzetli olan bir tarifi öğrendikten sonra hayatımızın merkezindeki meyve haline geldi. Bir süre önce eşim avokadonun çekirdekten nasıl yetiştirildiğini internette bana gösterince de tabiki de bu kadar tükettiğimiz birşey üretme fikri (ya da en azından ağacını üretme fikri) çok hoşumuza gitti.

Internetten nasıl yapıldığını öğrenip hemen işe koyulduk. Gerekli malzemeler ile başlayalım:

- Kürdan (en az 4 adet)
- Bir bardak/kavanoz/plastik bardak vb.
- Bu kabı ağzına kadar dolduracak su 
- Ve tabiki yeni yenmiş ya da en azından yeni ikiye ayrılmış bir avokadonun içinden çıkarılan çekirdek

Çekirdeğin hazırlanması:

Avokadının içerisinden çıkarılan çekirdeğin öncelikle temizlenmesi gerekiyor. Bunun için en iyi yöntem çekirdeği bir bardak suya atıp bir kaç dakika beklemek. Daha sonra çekirdeğin dışındaki kahverengi sert tabakaya zarar vermeden güzelce temizliyoruz.

İkinci adım çekirdeğin üstünü ve altını tanımlama. Yukarıdaki resimden de görebileceğiniz gibi çekirdeğin bir ucu düz, diğer ucu ise daha sivri. Düz kısmı çekirdeğin köklerini salacağı kısım olduğu için bu kısım su ile temaz edecek yani alta gelecek. Sivri kısmı ise filizleneceği ve kuru kalması gereken üst kısım.

Üçüncü adım çekirdeğe dört taraftan hafif yukarıdan aşağiya bir açı ile kirdanları saplamak. Bu kürdanların amacı su dolu bardakta çekirdeğin yarısının su ile sağlam bir şekilde temas etmesini sağlamak. Dört tarafa da ilk denemede kürdanları kırmadan yerleştirebilirseniz size dört kürdan yetecektir. Aksi halde daha çok kürdana ihtiyaç duyabilirsiniz.

Dördüncü ve şimdilik son adım ise avokado çekirdeğini su dolu kaba yerleştirmek. Düz kısım alta gelecek şekilde çekirdeğin yarısı su içinde olacak.




İnternetteki kaynağımıza göre (http://inhabitat.com/how-to-grow-an-avocado-tree-from-an-avocado-pit/) çekirdeğin kök salması 2 ila 4 hafta arasında bir zaman alıyormuş. Hatta daha uzun da sürebilirmiş. Bizim çekirdeklerimiz henüz bir haftalık. Gelişmeler oldukça bu yazı dizisi ile anlatmaya devam edeceğim.

Avokado Çekirdeği Mucizesi Testi:

Bu ismi Dr. Masaru Emoto'nun Su Kristalleri Mucizesi Testiinden aldım. Bilindiği gibi Prof.Dr.Masaru Emoto, mikroskopla yaptığı araştırmalarda, donmuş su kristallerinin dış tesirler karşısında çok değişik şekillerde reaksiyon gösterdiğini keşfetmiş ve bunları fotoğraflamış. Bu araştırmalara göre su kristalleri, dış çevre tesirlerinin yanı sıra, müzik, söz ve kavramlara da tepki vermektedir. Ayrıca, suyun hisleri ve şuuru da kaydettiğini ortaya çıkarmıştır.


Bu araştırmadan yola çıkarak biz de dört çekirdeğin kabına dört farklı kelime yazdık. Bu kelimeleri her su eklediğimizde de kendilerine hissederek söylüyoruz. Sevgi-Nefret, Güven-Korku. Yetiştiriciliğimizi yaparken olumlu söze sahip çekirdeklerin olumsuz sözlere sahip çekirdekelre göre farklılık gösterip göstermeyeceğini de inceleyeceğiz.

Henüz erken belki ama sevgi ve güven çekirdeklerinin üst kısımları çok daha fazla kurudu. Bu da daha hızlı geliştirdiklerinin göstergesi. Bakalım bir farklılık olabilecek mi.

23 Mart 2015 Pazartesi

Ne kadar farkındayız?



Farkındalık.. Bu aralar herkesin diline takılmış durumsa.. Hani bizi tüketim canavarı yapmaya çalışan bu sistem var ya hani çok paramız olduğu zaman mutlu olacağımıza inandıran... Hepsinin boş olduğunu gerçek bir çöküş yaşamadan kolay kolay farkedemediğimiz.. İşte ona dair bir hikaye (fıkra da denebilir ama o zaman sadece gülüp geçeriz diye hikaye demeyi tercih ediyorum) paylaşmak istiyorum. 

Bir gün ormanda yaşlı bir kadın sırtında çok büyük bir odun taşımaktadır, o sırada yanından geçmekte olan genç adam kadını görür ve yardım edebileceğini söyler. Bunun üzerine kadın odunu adama verir ve adam zorlanarak odunu kadının evine kadar taşır. 
Bunun üzere kadın adama sorar: Sen bana yardım ettin, ben de senin için bir iyilik yapmak isterim. Söyle bakalım benden ne istersin?
Adam bir süre düşündükten sonra bütün isteklerini yerine getiren bir cin isterse bütün isteklerine kavuşabileceğini düşünür ve kadına alaaddinin cini gibi bir cin istediğini söyler.
Kadın bilgedir ve adama bunu gerçekten isteyip istemediğini sorar. Adam isteğinde ısrarlı davranınca kadın bu isteği yerine getirir ve bir cin belirir.
Cin hemen görevine başlar: Buyrun efendim, benden ne istersiniz? Adam dünyanın en güzel yiyecekleriyle kurulmuş bir masa ister ve masa anında belirir. İştahla yemeğini yedikten sonra cin yine gelir ve sorar : Buyrun efendim, benden ne istersiniz? Adama sırayla isteklerini birer birer diler ve hepsi anında gerçekleşir.. Bir süre sonra adamın dileyeceği bir şey kalmamıştır ancak cin sürekli yanına gelip "Buyrun efendim, benden ne istesiniz?" "Buyrun efendim benden ne istersiniz?" demektedir...
Ertesi gün adam yaşlı kadının evine gider ve bu cine ancak 24 saat dayanabildiğini onu geri göndermesini ister. Yaşlı kadın bunu yapamayacağını ama ona yardımcı olabileceğini söyler ve kıvırcık saçından bir tel koparıp adama verir. Cine bunu düzeltmesini söyle der, bu onu bir süre oyalayacaktır der.
Adam kadının dediğini yapar ve saçı cine verir. Cin saç telini parmaklarının arasına alır ve düzelmesi için 2 tarafından çeker ama bırakınca tekrar kıvırcık olur, tekrar dener, tekrar dener... 
Böylece adam rahat eder...

Bu hikayeyi bize anlatan yoga hocamız beynimizin de aynen bu cin gibi çalıştığını söyledi. Boş olduğu her an bize soruyor "Buyrun efendim benden ne istersiniz?" İşte o yüzden onu verimli kullanabilmek için faydalı şeylerle oyalamak gerekiyor.

9 Mart 2015 Pazartesi